-
1 إحساس
إِحْساس1. duyuAnlamı: insanların ve hayvanların dış dünyanın uyaranlarını görme, işitme, tatma ve algılama yeteneği2. duyumAnlamı: duyular aracılığıyla edinilen izlenmiş, ihsas3. kalpAnlamı: sevgi, gönül4. hassaslıkAnlamı: duygunluk, hassas olma durumu5. bulunçAnlamı: vicdan6. sansasyon7. kalpAnlamı: duygu, his8. duyguAnlamı: duyularla algılama, his9. duyarlıkAnlamı: duyum algılayabilme yeteneği -
2 تحسس
IتَحَسَّسَduyumsamakIIتَحَسُّس1. kalpAnlamı: sevgi, gönül2. duyuAnlamı: insanların ve hayvanların dış dünyanın uyaranlarını görme, işitme, tatma ve algılama yeteneği3. duyumAnlamı: duyular aracılığıyla edinilen izlenmiş, ihsas4. bulunçAnlamı: vicdan5. sansasyon6. kalpAnlamı: duygu, his7. duyarlıkAnlamı: duyum algılayabilme yeteneği8. duyguAnlamı: duyularla algılama, his -
3 خالجة
خالِجَة1. duyuAnlamı: insanların ve hayvanların dış dünyanın uyaranlarını görme, işitme, tatma ve algılama yeteneği2. duyumAnlamı: duyular aracılığıyla edinilen izlenmiş, ihsas3. kalpAnlamı: sevgi, gönül4. bulunçAnlamı: vicdan5. takınakAnlamı: bilince takılan korku ve düşünce6. sansasyon7. kalpAnlamı: duygu, his8. duyguAnlamı: duyularla algılama, his9. duyarlıkAnlamı: duyum algılayabilme yeteneği -
4 تأثر
Iتَأَثَّرَ1. dönmekAnlamı: bir şeyi andıracak duruma girmek2. duymakAnlamı: sezmek, fark etmek, hissetmek3. öykünmekAnlamı: taklit etmek4. duyumsamakIIتَأَثُّرduyarlıkAnlamı: duyum algılayabilme yeteneği
См. также в других словарях:
duyarlık — is., ğı 1) Duyum ve duyguları algılayabilme yeteneği, duygunluk, hassaslık, hassasiyet Hastalıklı duyarlığıyla geçmiş bir dönemin yazarıydı o! N. Cumalı 2) Zayıf bir etkiye karşı, tepki gösterebilme yeteneği Gözün aşırı duyarlığı. 3) sin., TV Bir … Çağatay Osmanlı Sözlük